Yüzüklerin Efendisi: Sauron ve Yüzük’ün Psikanalitik Bakış Açısı ile İncelenmesi

Görsel: Salvador Dali: Face of War(1940)

Bebeğin bir bakışa ihtiyacı vardır, bakım verenin bakışına, annesinin bakışına. O bakışın da canlı bir bakış olmasına ihtiyacı vardır. Bakış, bebeğin hem fiziksel hem zihinsel dünyasının gelişimi için hayati derecede önemli bir fenomendir. Bebek için annesinin ona bakışı, onun için hayattaki en önemli enerji kaynaklarının temelidir. Eğer bebek bu bakışa sahip değilse, bütünüyle kaybolmamak için kendi bakışını kendisi yaratmak zorunda kalır. O annesine bakmaya, onu izlemeye başlar. Hatta her şeyi izlemeye başlar. Sevgiyle izlenmenin açlığı ile izler ötekileri. Hasetle dolarak izler. Artık bebeğin öğrendiği şey, güvenli bakışların eşliğinde doyasıya yaşamak yerine, yaşayanları izleyen, onları taklit eden bir göze dönüşmektir. Lacan’a (1) göre, bebek ilk doğduğunda kendisi ile ötekini veya dünyayı ayırt edemez. Her şeyi kendisinin bir uzantısı olarak algılar. Zaman içinde ona ayna görevi görecek olan bakıcısının yardımı ile kendini yavaş yavaş ötekinden ayırır ve kendi orijinal benliğini oluşturur. Bu ayna işlevi için bakıcısının bebeğe yönelmiş bakışlarına ihtiyacı vardır.

Yazının tamamına https://psikeart.com/tum-sayilar/dergiler/psikesinema/sayi-59-sinemada-bellek-ve-unutma-bicimleri/ ulaşabilirsiniz.